Bir gelin gidiyordu kasabadan bir köye
Sevda ile yanıyor ve irkiliyordu
Bir gelin gidiyordu yarı mutlu az mutsuz
Gözleri birini arar gibi dikiliyordu
Biniyordu süslü gelin arabasına
Son defa baktı gençliğini geçirdiği yuvaya
Bir gelin gidiyordu bu kasabadan
Meyilli düz arazide kurulmuş bir ovaya
Sevdalı gelin iki damla göz yaşı ile
Bakındı etrafına birini arıyor gibiydi
Bulamadı aradığını bir an karardı gözü
İçerisi sevdalısına yanarak ağlıyordu
Ve dedi ey sevdiğim beni ararsan
Kapalı perdelerden anlar da beni sorarsan
Söylerler beni anlatırlarsa eğer
Ne üzülmeye ne de ağlamaya değer
Gelin arabası uzaklaşırken arkadan bakanlar
Görüyorlardı giden gelini ve çiçekli yazıyı
Ve okuyorlardı F- ile ? bilmem kim
Gözü yaşlı anasını matemle bırakarak
Teker teker dağılıyorlardı dağılıyorlardı.
15.11.1980
Hüsamettin Tat