Acı Hayat

Zamanın birinde bir gelin varmış
O da bencileyin çok ağlarmış
Her gün içini bir korku sararmış
Kalbi kırık benzi kehribarmış
Biliyorum bunun bir derdi varmış
Meğerse sevdiğini yad eller almış
Her gün dağlara çıkıp bağırırmış
Gel Ahmet dön Ahmet dön Ahmet
Ama ahmet bunu hiç duymazmış
Çünkü çok uzaktaymış
Gel zaman git zaman
Ahmet köye dönmüş
Eski sevdiği Meryemi göresi gelmiş
Gideyim şu Meryem'e
Anlatayım derdimi demiş
Seni üzmek yaramadı bana
Kapıldım ben bir soysuza
Ne aldıysam beğendiremedim
O da kaçtı başkasına
Gitmiş yamaçtaki evlerine
Evleri olmuş bir virane
Ne birine rastlamış ne de Meryem'e
Koşmuş koşmuş hemen
Köy meydanındaki kahveye
Demiş ki oradakilere
Selam ağalar
Aleykümselam da sen kimsin?
Ben Hazarların Ahmet
Ahmet kara Ahmet
Ne istersin ey Ahmet?
Bizim meryem'i aramaktayım
Bulamadım çok yanmaktayım
Köylüler hangi Meryem?
Şu bizim deli Meryem'mi?
Karım Meryem sevdiceyim Meryem
Hani iri iri kara gözleri vardı
Bir gülse dünya aydınlanırdı
Teni buğday benizli
Gece dışarı çıksa
Alem Ay doğdu sanırdı
Simsiyah uzun saçları
Havada savrulurdu
Pişman oldum döndüm geriye
Söyleyin dostlar söyleyin!
Meryem nerede nerede?
Böyle yankılanırken Ahmet'in sesi
Ordan çıktı bir tanesi
Ey Ahmet aklın başına geldimi?
Ama ne çare?
Kaybettin Meryem'i
Ahmet'in o anda benzi soldu
Ah edip elini göğsüne vurdu
Söyleyin yoksa Meryem öldümü?
Kara topraklaramı gömüldü?
Ben doyamamıştım Meryem'e
Yoksa onu birimi götürdü?
Git buradan havamızı kirletiyorsun
Önce kaçıp sonra geri dönüyorsun
Yenimi aklın başına geldi senin?
Kurda kuşa yem oldu Meryem'in
Önce delirdi kafayı bozdu
Sonra göz pınarlarını kuruttu
Bir gün hoca ile gittik evine
Nasihat eylesin seni unutsun diye
Varınca biz kapının önüne
Aman Allah'ım bu kokuda ne?
Yavaşça içeri girdik
İşte o zaman o manzarayı gördük
Meryem'in üstü başı yırtılmış
Sanki birileri ile dalaşmış
Tavana bir ip bağlayıp
Meryem kendisini asmış
Kalmamıştı yapacak başka bir iş
Meryem'in gözleri açık gitmiş
Ahmet sensin Meryem'in katili
Sen öldürdün Meryem'i
Git belanı başka yerde ara
Bir daha gözükme buralarda
Mezar taşına garip Meryem yazdık
Sizin tarlayıda ağa'ya sattık
Nice sonra duyduk ki
Meryem'e kötülük eden ağaymış
Çoktandır Meryemde gözü varmış
Meryem işte buna dayanamamış
Bir seher vakti kendini asmış
Bilesin ki suçun büyüyü sende
Git buralardan artık gelme
Ahmet yana yana
Gitmiş Meryem'in mezarına
Ey Meryem beni af et
Demiş ama neye yarar
Meryem öldü artık
Onu kara toprak sarar
Ahmet orada öylece durur
Sonunda o da kendini vurur
Meryem'in yanı başına
Def olunur
Belki Ahmet sevdiğini
Ahirette bulur
Bu herkeze ibret olsun
Sevdiğinizi üzmeyin
İsterse dünya dursun!...

Fatma Yalçınkaya