ah sevdamız ah
sönmez bir ateşin alevindeyim
yanıyor yanıyor küle dönüyorum
savrulup rüzğarla dağılıyorum
tüm dağlara bütün ovaya
ah sevdamız ah
bir yanar dağ volkanının tam ağzındayım
hiç bitmeyen bir yangının ta içinde
bazan vokur vokur kaynayıp duruluyorum
bazan bir atom gibi patlıyorum şu dünyaya
ah sevdamız ah
zından bir gece soğuk ve mehtapsız
yıldızlar görünmüyor ay karanlıkta şartlar amansız
bir senaryo yazılmış bir oyun kalleş ve densiz
bir tezgahta kurbanlık koyun gibi sevdamız
ah sevdamız ah
uçurumlar açmış ağzını akbabanın leşe hasret duygusu
yanar bu yürek yanar ah dolu yitmiş yok olmuş uykusu
ah çekip inleyen bülbülün konca güledir kaygısı
bir uçurum korkusu birde akbabanın gagası
ah sevdamız ah
bir hasret bir özlem mutlu bir rüya uykusu
bülbülün güle sevgisi gülün bülbüle saygısı
mehtaplı gecelerde hasret kollarının yari sarması
kölecioğlu diyor
işte hasretin işte özlemin
işte mahkum sevdaların
gerçek duygusu
Ahmet kölecioğlu 05-01-1985
Ahmet Kölecioğlu